AKTOB’un 25 Kasım’da 11’incisi düzenlenen Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nin sonuç raporu ve turizm sektörü temsilcilerinin katılımıyla yapılan anketin sonuçları açıklandı. 20 sorudan oluşan ankette Kovid 19’dan iklim değişikliğine, sektöre ilişkin birçok başlıkta beklentiler ortaya konuldu.
Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nin (AKTOB) sektör temsilcilerine yönelik anketinde, 2022’de Türk turizmi için en önemli riskler yüzde 34 ile ‘kalifiye personel eksikliği’, yüzde 28 ile ‘enflasyon artışı’, yüzde 22 ile de ‘Kovid-19’un etkisinin devam etmesi’ olarak sıralandı.
Kovid 19 salgın döneminin 2019’a kıyasla gelir düzeyinde etkileri sorulan turizmcilerin yüzde 88’i, gelir kaybı yaşadığını bildirdi. Gelir kaybındaki oranlara bakıldığında ise yüzde 14’ünün yüzde 80’den fazla, yüzde 12’sinen yüzde 60-80 arası, yüzde 28’inen yüzde 40-60 arası, yüzde 34’ünün yüzde 20-40 arasında gelir kaybettiği belirlendi. Yüzde 8’i gelirinin aynı kaldığını bildirirken, yüzde 3’ü de yüzde 5 ve üzeri artırdığını kaydetti.
Türkiye turizminin 2019 yılı seviyesine hangi yıl ulaşabileceğine yönelik soruya, sektör temsilcileri yüzde 52 oranında 2023, yüzde 25 oranında 2022 yılını gösterdi. Turizmcilerin yüzde 16’sı 2024, yüzde 6’sı da 2024 ve sonrasını gösterdi. 2021 yılında turizm beklentisinin 2019’a kıyasla nasıl gerçekleştiği sorusuna ise, yüzde 41 oranında 2019’un yüzde 40’ı ve altının gerçekleştiğini bildirirken, yüzde 25’er düzeyinde ise yüzde 40’ı ve üstü ile yüzde 70’i ve üstü sonuçları çıktı. Yüzde 10’u da 2019’dan daha iyi olduğunu dile getirdi.
2022 yılında turizm beklentisi ise sektör temsilcilerinin çoğunluğunda 2019’un yüzde 80’i ve üzerinde, hatta 2019’dan daha iyi olacağı yönünde gerçekleşti. Ankete katılanların yüzde 28’i 2019’dan daha iyi olacağı beklentisini ortaya koyduğu 2022 için, yüzde 26’sı yüzde 90’ı ve üzeri, yüzde 34’ü ise yüzde 80’i olacağını bildirdi. Yüzde 13’lük kısmı da yüzde 70’i ve altında gerçekleşeceği beklentisini ortaya koydu.
2021 sezonunda turizmcilerin en fazla sıkıntı yaşadığı konuların başında yüzde 55 ile ‘insan kaynağını koruyamadım’ yanıtı geldi. Yüzde 28’i ‘nakit akışı sağlayamadım’, yüzde 13’ü ‘kredi ödemelerimi yapamadım’, yüzde 4’ü de ‘işletmemi açamadım’ yanıtlarını verdi. Ankette 2022’de Türk turizmi için en önemli riskler ise yüzde 34 ile ‘kalifiye personel eksikliği’, yüzde 28 ile ‘enflasyon artışı’, yüzde 22 ile de ‘Kovid-19’un etkisinin devam etmesi’ olarak sıralandı. Yüzde 15’e göre bölgedeki siyasi gelişmeler ile yüzde 1’i için de rakip destinasyonlar risk olarak gösterildi.
2022 yılı Avrupa pazarına yönelik beklentilere bakıldığında, yüzde 42’si 2021’in yüzde 25 ve üzeri, yüzde 29’u yüzde 20, yüzde 23’ü de yüzde 15’lik artışlar bekliyor. Yüzde 5’i de 2021’le aynı olacağını düşünüyor. BDT pazarı içinse yüzde 53’ü yüzde 15 ve üzeri, yüzde 34’ü yüzde 10, yüzde 7’si yüzde 5 artış bekliyor. Yüzde 6’sı da 2021’le aynı olacağını bildirdi. 2022 yılı iç pazar kontenjanına ilişkin, yüzde 50’si 2021’le aynı düzeyde bırakırken, yüzde 30’u azalttığı, yüzde 20’si de yüzde 5 ve üzerinde artırdığı belirlendi.
2021’de turizmcilerin yüzde 44’ü kredi kullanmazken, yüzde 29’u yeniden yapılandı. Yüzde 14’er oranda da kredi bulmakta zorlandığı ve kredi kullanımını azalttığını açıkladı. Türk turizminin öncelikli ihtiyacı olarak yüzde 25’i kişi başı turist gelirinin artırılması, yüzde 20’si yapısal reformlar, yüzde 19’u imaj ve algı yönetimi, yüzde 14’ü Kovid-19 sonrası yeni stratejilerin belirlenmesi gerektiğine işaret etti. Yüzde 9 yeni pazarların oluşması, yüzde 8 turizmin kamu bütçesinden daha fazla pay almasını isterken, yüzde 1’i de finansmana erişimi gösterdi.
Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) 2022 sezonu için öncelikli faaliyetleri konusunda, yüzde 45’i 12 ay turizm hareketlerini destekleyecek yeni ürünlere destek ve teşvik talep etti. Sektör temsilcilerin diğer talepleri ise şöyle: Yüzde 17 pazarlara göre farklı tanıtım stratejileri, yüzde 12 dijital pazarlamaya ağırlık verilmesi, yüzde 10 kaynak pazarlarda lobi çalışmaları, yüzde 8 kent turizmini geliştirecek kültürel, sanatsal ve spor faaliyetlerinin desteklenmesi, yüzde 5 tanıtıma ağırlık verilmesi ve tanıtımda ortak oluşturulması.
Kovid-19 sonrası için sektörün öngörülerine bakıldığında, yüzde 53’ü 2-3 yıl sonra normalleşme olacağını düşünüyor. Yüzde 43 ‘hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ derken, yüzde 4 ise hiçbir şeyin değişmeyeceğini savundu. 2021 yılında işletmelerin kaç ay faaliyet gösterdiğine ilişkin soruya yüzde 37’si 9-12 ay, yüzde 26’sı 6-9 ay, yüzde 30’u 3-6 ay, yüzde 3’ü 1-3 ay yüzde 4’ü de hiç açmadığı yanıtını verdi. Erken rezervasyon dönemi için öngörülerde ise yüzde 59’u taleplerin düşük olacağı, yüzde 41’i de yoğun olacağını düşünüyor.
Tur operatörleriyle oteller arasındaki bağlayıcı anlaşmaları ifade eden tek yetkililik sistemi konusunda turizmcilerin yüzde 57’si tek yetkililik sisteminin azalacağını, yüzde 26’sı aynı devam edeceğini, yüzde 17’si de artarak devam edeceği yanıtları verdi. Tek yetkililiğe ihtiyaç duyulmasının sebepleri ise yüzde 59’la finansman ihtiyacı ilk sırada geldi. Diğer sebepler talep yaratma, tanıtımı daha etkili yaptığı için, tek bir tur operatörüyle çalışma isteği ve geliri artırdığı için diye sıralandı. Online satışlarla ilgili beklentilerde ise yüzde 43’ü yüzde 10-20, yüzde 31’i yüzde 20-30, yüzde 17’si de yüzde 30’dan fazla artış beklerken, yüzde 9’u aynı kalacağını düşünüyor.
İklim değişikliğinin sektöre etkisine ilişkin turizmcilerin yüzde 80’i orta ve uzun vadede etkili olacağını öngörüyor. Yüzde 11’ine göre kısa vadede etkiler beklenirken, yüzde 2’si etkili olmayacağını düşünüyor. Yüzde 6’sının ise gündeminde olmadığı ortaya çıktı. Sürdürülebilirlik konusunun işletmelerin gündeminde olup olmadığına sorusuna da yüzde 62 ‘son derece önemli, kurum politikamızda ve uygulamalarımızda yer almaktadır’ yanıtı verdi. Yüzde 28’i ise ‘gündemimize almayı planlıyoruz’ derken, yüzde 10’u gündemlerinde olmadığını açıkladı.