Antalya Yaşam Hastaneleri’nden Sağlık Turizmine Daha Fazla Katkı

0

Antalya Yaşam Hastaneleri, Onkoloji Merkezini Vakıf Şubesi’nde açtı. İleri tanı ve tedavi yöntemlerini kullanabilmek için oluşturulan altyapı ve yeni bilimsel gelişmeleri yakından takip eden deneyimli bir ekip ile hizmet sunan merkezde her bir hasta için özel olarak oluşturulan tedavi planları uygulanıyor.

Türkiye’nin önemli onkoloji merkezlerinden biri olan Yaşam Onkoloji Merkezinin tanıtım toplantısı ve lansman törenine Yaşam Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Cemal Özkan, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Tülin Özkan, Onkoloji Merkezi Doktorları ve Yaşam Hastanesi yöneticileri katıldı.


Türkiye’ye bölgenin önemli ve kapsamlı kanser merkezlerinden birini kazandıran Yaşam Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Doktor Cemal Özkan; “Yaşam Onkoloji Merkezimizde sadece merkezimize başvuran hastalarımız için değil tüm dünyadan hastalara ikinci görüş alma olanağı sağladığımız bir hizmet sunuyoruz. Hasta Odaklı Bakım kavramını ilke edinmiş bir grup olarak hasta ve hasta yakınlarının yaşam kalitelerini en yüksek seviyede tutmayı hedefleyerek oluşturduğumuz tedavi planlamalarında, ihtiyaç duydukları her anda ve her konuda destek olmaya çalışıyoruz” dedi.

Sağlıkta 25. yıllarını doldurduklarını belirten Dr. Özkan; “Bu süreçte, yaptığımız tüm yatırımlar ve çalışmalar “Herkes İçin Sağlık” ilkesiyle, insan sağlığına ve yaşamına verdiğimiz önemin doğal sonucudur. Yaşam Hastaneler Grubu olarak, etik değerlerimizden ödün vermeden sürdürdüğümüz hizmetlerimizi güvenilir ve çağdaş bir anlayışla her geçen gün daha da ileriye taşımayı amaçlıyor ve dünyada üretilen son teknolojileri de kullanarak uzman ve güler yüzlü kadromuzla en iyi sonuçları almak için çaba sarf ediyoruz. Tecrübeli kadromuz, gelişmiş altyapımız ve donanımımız ile 7 gün 24 saat hizmet vererek, dünya standartlarındaki teşhis ve tedavi ünitelerimizle yüksek seviyedeki hasta memnuniyetimizi devam ettirmek için özveriyle çalışıyoruz. İşimize sevgiyi yansıtarak insan yaşamına değer veriyor ve bu doğrultuda büyümeye devam ediyoruz.” diye konuştu.

Prof. Dr. Hasan Şenol Coşkun: “Kişiye özgü tedaviler uyguluyoruz” 
“Kanser ile karşı karşıya kalındığında, hiçbir şey kapsamlı sağlık hizmetlerinden daha önemli değildir. Her hastanın yolculuğu farklıdır, ancak ortak birçok konu vardır. Bizler hem teknolojik altyapımız hem de sürekli güncellenen bilgilerimiz ışığında kişiye özgü süreçler üretiyoruz.” diyen Profesör Doktor Hasan Şenol Coşkun, bu yatırımın sadece Antalya için değil tüm dünyadan gelecek hastalar için şifa vereceğini belirtti.

Türkiye’de Sağlık Bakanlığı verilerine göre her yıl 150.000’den fazla kişiye kanser tanısı konulduğunu vurgulayan Prof. Dr. Coşkun, “Kanser ciddi, tehlikeli bir hastalık ve hasta sayımız her geçen gün artmaya devam ediyor. Merkezimizdeki gelişmiş cihazlar ile erken tanı koyarak tedavi edilebileceğimiz kanser hastalığında tüm süreçlerin kişisel seviyede yürütülmesi gerekmektedir. İleri teknolojilerin de yardımıyla artık hastalığı değil kişiyi tedavi ettiğimiz bir süreçteyiz.” ifadelerine yer verdi.

“Radyoterapi artık daha hızlı, daha sağlıklı, daha güvenilir ve daha etkin”
Yaşam Onkoloji Merkezinde yeni kurulan radyoterapi cihazının en gelişmiş ve etkili tedavi sistemlerinden biri olduğunu belirten Prof. Dr. Melek Gamze Aksu, artık kanserli bölgeye milimetrik hassasiyetle yüksek doz radyoterapi verirken çevre sağlıklı dokuyu maksimum düzeyde koruyabildiklerini, bunun sonucunda da hastanın uzun dönemde sağlığını ve konforunu bozmadan daha başarılı tedavi sonuçlarına ulaşıldığını belirtti. Geçmiş yıllarda radyoterapi uygulanan hastalarda görülen cilt yanıkları ve organ hasarlarının merkezde kullanılan yeni jenerasyon radyoterapi cihazıyla en aza indirildiğini vurguladı. Ayrıca Solunum Kontrollü Radyoterapi Uygulamaları sayesinde özellikle meme kanserinde kalbe zarar vermeden radyoterapi uygulamanın da mümkün olduğunu ifade etti. Cihazın “yüksek doz hızı” teknolojisi sayesinde tedavinin çok daha hızlı uygulandığını, hastaların tedavi odasında geçirdikleri sürenin kısaldığını belirtti.

Nokta atışı olarak da bilinen Stereotaktik Radyoterapi Teknikleri ile sadece kanserli dokuyu hedef alarak riskli organlara hiç zarar vermeden tümöre yüksek doz radyoterapi uygulamanın mümkün olduğunu belirten Prof. Dr. Aksu, gelişmiş teknolojilerin tedavi sürelerini de kısalttığını, 5 – 8 hafta süren tedavilerin uygun hastalarda güvenli bir şekilde 5 güne kadar indirilebildiğini ifade etti.

“Gelişmiş görüntüleme cihazları ile erken tanı kolaylaştı”
Prof. Dr. Funda Aydın, “Onkoloji Merkezimize alınan PET/CT ve SPECT/CT cihazlarımız kanser ve diğer hastalıkların erken teşhisine yardımcı olacak hassas ve güçlü bir görüntüleme sağlıyor.” dedi. PET/CT cihazımız ile daha düşük radyasyon maruziyeti ile daha yüksek kalitede görüntü elde ederek onkolojik hastalıkların tanısını koymada, tedavi yanıtını değerlendirmede ve nüks şüphesinde çok küçük hastalıklı alanların (5 – 6 mm) gösterilmesinde yardımcı olunacağını, ayrıca daha kısa sürede çekim yapılabilmesinin de hasta konforu açısından önemli olduğunu belirtti.

Prof. Dr. Funda Aydın onkolojik hastalıkların tedavisinde son yıllarda önemli yer kaplayan “Radyoizotop Tedaviler” ile hipertiroidi ve tiroid kanseri (RAI – 131), karaciğerin kendi tümörleri ve metastazlarının (TARE Tedavisi), prostat kanserinin (Lu – 177 PSMA, Aktinyum, Radyum Tedavileri), nöroendokrin tümörlerin (Lu – 177 Peptid) tedavilerinin yapılabileceğini sözlerine ekledi. Merkezde bulunan SPECT/CT cihazı ile kalp, kemik, tiroid bezi ve böbrek vb. organların onkoloji dışı hastalıklarının tanısında yardımcı olunacağını, Parkinson ve Demans gibi hastalıkların ayırıcı tanısını yapabildiklerini belirtti. Prof. Dr. Aydın; “Yeni ve üst düzey donanıma sahip cihazlarla hastalarımızın tanı ve tedavilerini en iyi şekilde yapabilmek bizi oldukça heyecanlandırıyor.” diye sözlerini bitirdi.

Bütünleşik onkoloji hizmetleri
Yaşam Onkoloji Merkezini planlarken mevcut uygulamaları inceleyerek üzerine neler katabileceğimizi belirleyip bütünleşik bir model oluşturduklarını vurgulayan Prof. Dr. Hasan Şenol Coşkun sözlerini şöyle sürdürdü: “Hastaların ve ailelerin kanser teşhisi sonrası ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli klinik bakım programları ve özel hizmetler ile iyileşme süreçlerinin desteklenmesi gerekmektedir. Topluluk olarak bu süreci karşılayabilecek nitelikli insan kaynağına ve teknolojik altyapıya sahip olduğumuz için hastaların tüm gereksinimlerini tek noktadan karşılamalarını sağlamayı, tanıdan tedaviye tüm aşamalarda ekip ruhu ile çalışmayı hedefledik. Bu sebeple oluşturduğumuz Bütünleşik Onkoloji Hizmetleri programına Fiziksel Rehabilitasyon, Beslenme Danışmanlığı, Palyatif Bakım, Destek Bakım Programı ve İkinci Görüş hizmetlerini de dahil ettik.

Prof.Dr Bumin Değirmenci: “Girişimsel tedavilerdeki gelişmeler ile süreçler kolaylaşıyor”

Merkezde bulunan gelişmiş görüntüleme cihazları eşliğinde alınan biyopsiler yardımıyla hastalarda operasyona gerek kalmadan 15 dakika gibi kısa bir süre içerisinde tümörden örnek alınarak patolojik inceleme yapılabildiğini belirten Prof. Dr. Bumin Değirmenci, bu sayede zorlayıcı kanser tedavisi süreçlerinin hastalar için daha katlanılabilir düzeylere getirildiğini belirtti.

“Girişimsel Radyoloji ile doğrudan kanser tedavisi yapılan işlemler mevcut”

Onkolojide tanı amaçlı uygulanan girişimsel radyoloji tekniklerine ek olarak doğrudan kanser tedavisi yapan tekniklerden de bahseden Prof. Dr. Bumin Değirmenci, “Radyofrekans Ablasyon, Kemoembolizasyon, İntraarteriyel Kemoterapi, Radyoembolizasyon gibi yöntemler ile kanserli hücrelerin doğrudan yok edilmesine yönelik radyolojik uygulamaların da merkezde kolaylıkla yapıldığını vurguladı.”


Dr. Tülin Özkan: “Küresel alanda rekabetçi sağlık sunumunu hedefliyoruz”

Bu ve bunun gibi yüksek katma değerli yatırımların Türkiye’nin sağlık turizmi hedeflerine de katkı sağlayacağını söyleyen Yaşam Hastaneleri Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Tülin Özkan, “Ülkemizin potansiyelini hayata geçirmesi ve küresel arenada her zaman rekabetçi bir noktada konumlanması vizyonunu üzerimize vazife addediyoruz. Grubumuzun varoluş nedenlerinin en güzel özeti; “Önce İnsan” diyerek potansiyeli görmek, yılmamak, gelişmek ve büyümek. Bu hedeflere ulaşmak için sağlıkta bilgiyi üreten bir grup olma amacı ile ilerliyoruz.” dedi. Ülke olarak çok değerli hekimlere sahip olduğumuzu ve dünya ile ülkemizde üretilen bilgiyi paylaşma zamanının geldiğini vurgulayan Dr. Özkan, dünya literatürüne sağlayacağımız her katkının ülkemizin geleceğine ışık tutacağını belirtti.

Yaşam Hastaneler Grubu’nun büyümesi pandemiye rağmen hız kesmeden devam ediyor

Son olarak müjdeli haberlerine yenisini ekleyen Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Cemal Özkan, “Yaşam Hastaneleri sadece Antalya için değil tüm dünyada sağlığına kavuşmayı bekleyen hastalar için, pandemiye rağmen büyümesini hız kesmeden sürdürüyor. Hastaların gülümseyen yüzlerinden aldığı güçle Onkoloji Merkezinin ardından yeni projelerin hazırlıklarına devam eden grubumuz 2022 yıl sonuna kadar hastalarına şifa olacak iki farklı projeyi daha hayata geçirebilmek için planlamalarını sürdürüyor.” dedi.

Website | + posts
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.